UMUT GÜNEŞİN SOLMAYAN GÜLÜ

Şaşırdım o gün meydanda davul zurna
Gelin mi gelecekti uzak bir yerden
Oynadılar aydınlığı alıp aralarına
 
Ben grev görmemiştim, görmemiştim türkü söylerken
Bir işçinin kurşunlandığını güpegündüz
Ve yitip gittiğini eşkıyanın gözler önünden
 
İyi ki sen vardın, iyi ki şiirlerim vardı
Karanlığa itildikçe seni sevdim, şiir okudum
Düşlerim daha güzel, daha yakındı
 
Bu nasıl kent sarhoş, serseri yüzlü
Söküp atmak istiyorlar umudu yüreklerden
Umut ki güneşin solmayan gülü
 
Özgür İnsan / Mayıs 1977
Sayı: 43
 

DÜŞLERİMDE KUCAKLARIM SENİ

Islak dudaklarıyla rüzgar
Usulca öper alnımı
Cıgara ateşiyle ısınır yüreğim
Kurtulmak isterler benden
Kocaman, nasırlı ellerim
 
Bir avuç buğday olur memelerin
Öylesine sıcak, öylesine dolgun
Ne güzel sarı saçlarını dağıtmak
Harmanda sanırım kendimi
Soluk almaktan uzak
 
Geceyle birlik büyür yalnızlığım
Ekinlerin çaresizliği vurur gözlerime
Yıldızlar düşer uzaklara
Seni düşlerimde kucaklarım hep
Uyuduğum zaman tarlada

BUGÜN DÜŞ YARIN GERÇEK

Çıkınımda çökelek, lavaş ekmek
Türkü mü, ağıt mıydı yapışan dudaklarıma
Yıldızlar daha terk etmemişti bizi
“Sağlıcakla git” derken anam
“Sağlıcakla gel Maho”
 
Çilemizdi, acılarımızdı çıkınımdaki
Anam bilmiyordu, oysa biliyordum ben
Yiyip bitiremedim koca kentlerde
Ama bir güçlendi, bir çiçeklendi yüreğim
Kanım akarken devrimlere
 
Karanlık, çorak Anadolu’ma bir gün
Yağmurlu kentlerden yağmur
Aydınlık kentlerden ışık götüreceğim
Tutup alacağım çapayı, tırpanı anamın elinden
Yeter diyeceğim
 
Nemrut dağından o sabah
Gözlerini göreceğim güneşin
Güvercinler bulutlara çarpacak
Beyaz güller yağacak Anadolu’ya
Köylerim, köylülerim uyanacak
 
Özgür İnsan / Şubat 1976
Sayı: 28

YALNIZLIĞA DOĞRU

Zar attım umutlarıma yitirdim tümünü
Gökyüzüne bıçak çekti sarhoşun biri
Yağmuru o yağdırdı yalan yok ben de gördüm
Seni gördüm ellerin yanında değildi
 
Saat şimdi kaç, saatimi meyhaneci aldı
Şu yıldız çağırsa da yanında uyusam
Şiirlerim koşacaktı sana benden önce
İşim olsun diyordum, evim olsun, az da param
 
Kentin ışıklarını söndürüp gideceğim buradan
Dudakları sıcaktı ayın, ben üşüyordum oysa
Bir türkü dilimin ucunda yarım yamalak
Üçüncü perondan kalkacak tren yalnızlığıma
 
Türk Dili / Şubat 1977
Sayı: 305

YAŞAM VE NERGİS

Toplum’dan çıktım, koltuğumda kitaplar. Cıgarama yağmur düşüyor. Nergisin demeti on lira.
Kızılay’da ilk yaz çiçekleri.
 
Otobüsler hıncahınç. Upuzun dolmuş kuyrukları. Bir kız yeşil gözlerini delikanlının sıcak
avuçlarına bıraktı. Başım dönüyor beton yığınlarına baktıkça.
 
Esat’a yürüyorum. Duvarlarda yazılar. Dedeman otelindeki grevin yüzüncü günü. “Bu
meydanda cengimiz var”. Yüreğim yüreklerinin yanında.
 
Yavrusuna uçmayı öğretmek için bir kuş çırpınıyor. “ Aman avcı vurma meni”. Amansız,
zalim avcılar dolaşıyor kentlerde. Yaşamın bedeli daha ucuz nergisten.